Bosna’da bir Osmanlı şehri: Travnik

Bosna’da bir Osmanlı şehri: Travnik

   Bosna–Hersek denilince nedense aklımıza Saraybosna ve Mostar gelir. Bu iki şehir ülkemizde neredeyseBosna ile özdeşleşmiştir. Bu çok bilinirlik Saraybosna ve Mostar adına iyi bir avantaj fakat Bosna’da aramızda kuvvetli bağların bulunduğu başka şehirler de var. Foça, TravnikZenica, Yayçe, Vişegrad, Tuzla,TrebinyeStolac, Sanski Most, Poçitel, Nevesinje, Livno, Srebrenisa, Kreşevo, Konjic, Gradaçac, Gornji Vakuf, Donji Vakuf, Bugojno, Blagay, Bihaç, Banya Luka, Akhisar gibi şehirler de Saraybosna ve Mostarkadar gezilip görülmesi gereken yerler.

  
  Özellikle 1992–1995 Bosna Savaşı, ülkedeki müslüman kimliğini silmeye yönelik bir savaş olduğu için daha önce çok sayıda Boşnak’ın yaşadığı bu şehirlerde büyük bir katliam yaşandı. Bosna–Hersek’te yaşayan üç etnik gruptan ikisi olan Sırplar ve Hırvatlar, müslümanları katletmenin yanı sıra Osmanlı dönemine ait eserleri de yakıp yıktılar. Müslüman halkın yaşadığı bu şehirler savaş sırasında çok zarar gördü. Savaştan önce birer müslüman şehri olan buralar, yaşanan zorunlu göçler nedeniyle bu özelliklerini kaybettiler. Savaşta birçok aile yerlerini, yurtlarını terk edip, Saraybosna’ya göç etti. Diğer şehirler gibi Travnik’te de savaş olanca şiddetiyle yaşandı; fakat zayiat olmasına rağmen savaş şehrin görünümünü pek değiştirecek sonuçlar doğurmadı.

Bir Süleymaniye de orada var

  
    Süleymaniye Camii, Rumeli’ye has “alaca” diye adlandırılan bezemeli camilerden biri. Bu tür camilerin en iyi örneklerinden olan Makedonya’nın Kalkandelen şehrindeki Alaca Camii ile benzer özellikler taşıyor. Bu nedenle halk arasında daha çok “Alaca Camii” olarak adlandırılıyor. Daha önce yıkılan Kâmil Ahmed Paşa Mescidi’nin yerine, 1816 yılında Süleyman Paşa tarafından yaptırılmış. Cami, kuzeyden güneye doğru meyilli bir arazi üzerine kurulmuş. Kuzey taraftaki giriş yüksek tutularak, kottan kalan güney cephesine yükseklik kazandırılmış ve caminin alt tarafına on dükkândan oluşan bir çarşı yapılmış. Cami içerisinde mihrap duvarı hariç, ahşap direklere oturan U şeklinde bir mahfil ve minberde, iç ve dış duvar yüzeylerinde 19. yüzyıla ait kalemişi süslemeler bulunuyor. Her vakit kalabalık bir cemaati olan cami, Travnik müslümanlarının buluşma yeri. Cami çarşının merkezinde bulunduğu için ticarî ve sosyal hayat bu bölgede yoğunlaşmış. Süleymaniye adeta Travnik’in kalbi gibi. Bu güzel caminin ön tarafında bir şadırvan, doğu tarafında 1839 tarihli bir çeşme ve güneyinde ise iki gözlü bir köprü bulunuyor. Lavsa Nehri üzerinde bulunan ve 1590 yılında inşa edilen köprü halen kullanılıyor.
      Süleymaniye Camii’nden sonra biraz daha yükseklere, kalenin bulunduğu



 
Süleymaniye Camii’nden sonra biraz daha yükseklere, kalenin bulunduğu tepeye doğru yürüdük. Yürüdüğümüz sokaklar küçük mescitleriyle, çeşmeleriyle ve yemyeşil bahçeleriyle Anadolu sokaklarını andırıyor. Yol üzerinde Osmanlı döneminden kalma KahvicaLonçaritçaVaroşSumeçe ve Zuliç adlı küçük mahalle mescitlerini de ziyaret ettik.

  Güvenlik sebebiyle kapıları kilitli olduğu için dışarıdan bakmakla yetindik. Bu küçük mescitlerin neredeyse tamamının planı birbirine benziyor. Savaştan sonra tamir edilen bu şirin mescitler her ne kadar bakımlı olsalar da cemaatsiz oldukları her hallerinden belli. Kaleye varmadan bu bölgede bir de saat kulesine rastladık. Varoş Mahalle Mescidi’ne yakın bir yerde evlerin arasında bulunan kulenin inşâ tarihi ve banisi bilinmiyor. Travnik gibi küçük bir şehirde iki tane saat kulesi bulunması ilginç bir durum. Kanaatimce Varoş Mahallesi’nde bulunan bu kule bir kilisenin çan kulesinden saat kulesine çevrilmiş olmalı. Diğer kule saat kulesi olarak inşâ edildiğine göre küçük bir şehirde iki tane saat kulesi bulunması pek mantıklı bir durum değil gibi geliyor bana

Kale Cami

  Travnik Müzesi haline dönüştürülen kale üzerinden şehir muhteşem görünüyor. Bir kartal yuvasını andıran Travnik Kalesi içerisinde bir de cami bulunuyor. Kale Camii olarak adlandırılan cami 15. yüzyılda Sultan II. Bayezid döneminde inşa edilmiş. Camiden günümüze sadece minare ve duvar temelleri kalmış. Kaleden şehri kuşbakışı olarak seyrettikten sonra tekrar karşı tarafa geçip, oldukça büyük bir hazire içerisinde yer alan Yeni Cami ile avlusundaki Defterdar ve Silahtar Abdullah Paşa Türbesi de ordadır.

müze
   
   Yeni Cami klasik Osmanlı mimarî üslubuyla inşâ edilen Bosna–Hersek’teki en eski camilerden biri. 1549 yılında Hasan Ağa tarafından yaptırılmış. 18. yüzyılda inşâ edilen türbede Defterdar ve Silahtar Abdullah Paşa medfun. Türbe 2003 yılında Bosna–Hersek Türk Tabur Görev Kuvvet Komutanlığı tarafından restore edilmiş. Kapısı kilitli olduğu için caminin içini göremedik. Türbe ve hazirede medfun olan kardeşlerimizin ruhlarına Fatiha okuduktan sonra tekrar şehir merkezine döndük.



 Travnik'ten manzalara;












Kaynaklar

  • http://gezimanya.com/bosna-hersek
  • http://gezimanya.com/GeziNotlari/vezirler-sehri-travnik
  • http://gezimanya.com/GeziNotlari/vezirler-sehri-travnik
  • http://www.dunyabizim.com/ilgilihaber/4170/travnik-hl-bir-osmanli-sehri.html




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder