Hüzün Şehri;Mostar

MOSTAR

Hüzün Şehri; MOSTAR

  Neretva Nehri’ni sıkıştıran iki dağın, Podvelez ve Hum dağlarının eteğine kurulan Mostar, vitrine yerleştirilen bir süs eşyası, dokunsan dağılacak bir sırça köşk gibi yükseliyor. Bakmaya kıyılamayacak kadar güzel. Kent iki kısımdan ibaret, tarihi boyunca olduğu gibi. Konak, Çarşıya gibi adlarla anılan eski mahalleler nehrin doğu, yeni mahalleler ise batı yakasında. Şu anda Hırvatlar batı kısmında, Boşnaklar doğu kısmında yaşıyor. Kentin Sırp sakinleri ise savaş sırasında kaçıp terk etmiş burayı. Kalan iki ayrı etnik ve dini topluluk, yaniBoşnaklar ve Hırvatlar, eskiden olduğu gibi Neretva Nehri’nin yarattığı doğal uçurumun ayrı kıyılarını paylaşıyorlar.
old-bridge-over-Neretva-river-Mostar-Bosnia-and-Herzegovina-main-1
   Mostar gezilecek yerler listesi bir çok tarihi yapıdan meydana geliyor. Neretva Nehri‘nin ikiye böldüğü şehir Hersek Bölgesi’nin başkenti. 105.000 nüfusa sahip Mostar maalesef özellikle yakın tarihte yaşadığı üzücü olaylar ile öne çıkıyor. Bosna Savaşı sırasında üzücü olaylara sahne olan şehirde halen savaşın izlerini görmek mümkün.  2005 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınan Mostar’da bir çok Osmanlı eseri yer alıyor. Şehirdeki köprüleri, camileri ve çarşıları gezerken kendinizi ülkemizde geziyor gibi hissedeceksiniz.
   Mostar gezilecek yerler listesinde yer alan tüm yapıların fotoğraflarını üstteki görselde sıralı bir şekilde bulabilirsiniz.

Mostor Köprüsü

   Mostar’da Osmanlı devrine ait pek çok yapı var. Evliya Çelebi, 53 mahalle, 3 bin ev, 359 dükkân, 45 cami saymış. İslam Ansiklopedisiİ ise 1950’lerde 33 cami, 2 Sırp Ortodoks, bir adet de Katolik kilisesi bulunduğunu bildiriyor. Camilerin en büyüğü ve en güzeli 1557 yılına kayıtlı Karagözbey Camii. Bir diğer önemli cami ise 1618 tarihli Koski Mehmet Paşa Camii. Mostar’ın çarşısı, bugün restore edilmiş haliyle ve çarpıcı taş evleri ve binalarıyla, taş döşeli dar sokaklarıyla bizim bozulmamış Akdeniz kasabalarını hatırlatıyor. Çok fazla turist çektiği için köprünün iki kıyısına yayılan kentin bu eski kesimi, daha çok lokanta ve kafelerle ve hediyelik eşya dükkânlarıyla dolu.
   Kente ilk kez giren ziyaretçi, bu dar sokaklarda, tarihi eserlerin etrafında istese de çok oyalanamaz. Belirsiz bir güç onu, Neretva’nın oyduğu derin ve taşlı kanyonun en dar yerinde, “mukayese kabul etmez bir cüret eseri” olarak yükselen köprüye sürükler. Köpürerek akan Neretva’yı 27, 34 metre açıklığında, 19 metre yüksekliğinde tek bir kemerle aşan bu köprü, aynen Evliya Çelebi’nin hissettiği gibi, izleyeni “korku ve merak” içinde bırakır. “Zira suyun üstünde gökteki aya benzer bir köprü”dür bu. Kimine göre “taş kesilmiş bir hilal”dir, kimine göre “yıldızlarla dolu bir gök kubbe”. Kendi kitabesine göre; “Kudret Kemeri”.
Bu köprü, Osmanlı mimarisinin en meşhur eserlerinden biriydi; 1566 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından, Mimar Hayreddin’e yaptırılmıştı. İki ucuna da kuleler inşa edilmişti. Bu köprü, 1990’lı yıllarda Boşnaklara karşı yürütülen soykırım savaşı sırasında Hırvatlarca bombalanarak havaya uçurulmuştu. 
Karagöz Bey Cami
  Mostar gezilecek yerler listesindeki en önemli camilerden biridir. 1557 yılında inşa edilmiştir. Nakışlı kubbesi ve yüksek minaresi ile tanınan bu güzel eser Mimar Sinan tarafından yapılmıştır. 1992 yılında savaşta tamamen yıkılmasına rağmen tekrar inşa edilerek ibadete ve ziyarete açılmıştır. Caminin iç kısmı 13,4 x 13,4 metre ölçüsündedir. Cami yanında bir de medrese bulunur. Bu medrese, Mostar’ın en eski halk kütüphanesini barındırır.

Müslüm Bey Konağı

  Mostar’daki Osmanlı dönemi eserlerinden en güzellerinden biridir. Türk ve din motiflerini birleştirerek tüccarlar ve arazi sahipleri için inşa edilmiştir. Önceden çok sayıda bulunan benzer yerler günümüzde parmakla sayılacak kadar az kalmıştır. Müslüm Bey Konağı ayakta kalmayı başarmıştır. Çünkü inşasından beri ekonominin ferah günlerinde de savaşın karanlık günlerinde de tek bir ailenin elindedir.
Koski Mehmet Paşa Cami
 
  Mostar’daki en büyük ikinci cami olan Koski Mehmet Paşa Cami 1618 yılında tamamlanmıştır. Karagöz Bey Cami’ne benzer fakat ondan biraz küçüktür. Cami, 12,4 x 12,4 metre ölçüsündedir. Nehir kıyısında Eski Köprü’nün 150 metre kuzeyindedir. Buradan ve minaresinden eski yerleşim yeri eşsiz bir manzaraya sahiptir. Bu cami de savaşta zarar görmül fakat şimdi tekrar inşa edilmiştir.

Saat Kulesi


  İnşa tarihi bilinmemektedir. Fakat 1636 tarihli bir belgede çok daha öncesinde yapıldığına değinilmiştir. Temeli 3.5 metre kare, yüksekliği 15 metredir. Fatima Kaduna Sarıç tarafından inşa edildiğine dair bir efsane vardır. 250 kiloluk çan, 1838 yılında Zadar, Hırvatistan’dan Hersek veziri Ali Paşa Rizvanbegoviç tarafından istenmiştir. Avusturya – Macaristan tarafından ele geçirildiğinde askeri amaçlar için kullanılmıştır. 1981 yılında esas kullanım amacına döndürülmüştür.

Bakırcılar Çarşıs


   Zanaatkarlar Mostar’ın ilk yıllarında gelişiminde önemli rol oynamışlardır. Şimdi turistik anlamda da önemli bir rolleri vardır. Neretva’nın sol tarafında Kujundziluk bulunur. İsmi Kujundzije ya da İngilizce “bakırcılar” dan (coppersmiths) gelir. Bu, günümüzde bile korunan güzel bir gelenektir. Eskinin aksine onları sadece Kujundziluk’da değil her yerde bulabilirsiniz. Ayrıca Kujundziluk’da başka şeyler satan dükkânları da bulmak mümkün. Mostar’da terziler ve tabacılar da bulunurdu. Fakat maalesef günümüzde terziler ve tabacılar yoktur. Tabacıların deri işledikleri yerlerde artık kafeler var. Burası eski Türk atmosferinde sabah kahvesi içmek için mükemmel bir yer.

Neretva  Nehri

Neretva Nehri dünyaca ünlü Mostar Köprüsü'nün üzerinde yer aldığı nehirdirBosna-HersekBosna-Hersek FederasyonuHersek-Neretva Kantonu'nun başkenti olan Mostar'da bulunur. 

Sarı Saltuk Blagay Tekkesi

Mostar şehrinin sınırları içerisinde yer alan Osmanlıdan kalma Sarı Saltuk Blagay Tekkesi görülüp gezilme değer çok sıra dışı ve olağan üstü bir yerdir.Blagay, Mostar’ın içinden de geçen ve Bosna-Hersek’in en büyük nehirlerinden biri olan ‘Neretva’nın önemli kollarından biri olan ‘Buna Nehri’nin doğduğu yer. Küçük bir yerleşim olan Blagay’ı önemli kılan ise hemen su kaynağının bulunduğu mağaranın yanı başındaki ‘Blagay Tekkesi’... 



 
   Muhteşem bir doğaya sahip olan bölge 1465’te Osmanlıların eline geçtikten sonra kurulan tekke, Bosna’nın yerel halkı olan Boşnakların (Bosniak) hızla Müslümanlığı seçmesinde çok önemli bir rol oynadı



Bu günlerde Nakşibendi tekkesi olan Blagay, bir Bektaşi tekkesi olarak kuruldu. Osmanlılar özellikle Balkanlar’a (Yeniçeriler de Bektaşi dergâhına bağlıydı) yolladıkları Bektaşi dervişleri ve babaları sayesinde çok kısa sürede yüz binlerce kişinin Müslümanlaşmasını sağladı. Bektaşi dervişlerinin hoşgörülü ve özellikle hakkaniyetli tavırları, tarih boyunca hep karmaşa ve savaş içinde yaşamış bölge halkının Müslümanlığa büyük sempati duymasını sağladı. Osmanlı da bu yeni Müslüman olan halka hemen kucak açtı ve kendi öz halkı olarak kabul etti. Hatta çok rahat denebilir ki Osmanlılar en fazla yatırımı da bu bölgeye ve halkına yaptı. Hâlâ birçok Boşnağın “Biz Osmanlıyız” demesinin sebebi de bu büyük sevgiydi. 
Bu sevginin simgesi de Blagay Tekkesi’ydi. Esasında mütevazı bir tekke olan Blagay, etrafına daha sonra yapılan binalarla artık oldukça görkemli bir görünüme sahip. Yapılan binalar bölgenin ve tekkenin mimari dokusuna uygun ve bence oldukça başarılı. Sokollu Mehmet Paşa’nın köyü olan Sokoloviç’te, Sokollu’nun köyüne armağan ettiği 500 yıllık camiye yapılan restorasyonu gördükten sonra burası gerçekten de çok iyi korunmuş diyebiliriz.






 Kaynaklar

  • http://www.fotokritik.com/1228864/neretva-nehri
  • http://gezipgordum.com/mostar-gezilecek-yerler/karagoz-bey-cami/
  • http://gezipgordum.com/saraybosna-gezilecek-yerler/
  • http://drummerlizard.com/?s=mostar
  • http://gezipgordum.com/mostar-gezilecek-yerler/
  • youtube google görsel


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder